Meydanda Şehit Jandarma eri Burak KAPUCUOĞLU’nun cenazesini bekliyoruz. Hava bulutlu. Dokunsan dökecek damlalarını. Tıpkı benim gözlerim gibi.
Nasrullah Camisinin önünde Mahşeri bir kalabalık var. Tören Kıtasındaki Askerler bir köşede kendilerine çeki düzen veriyorlar. Bir köşede Gaziler yerlerini almış.
Kalabalık bekliyor.
Bekliyor, bekliyor.
Biraz sonra bir hareket oluyor.
Önde askeri eskort arkada bir cenaze arabası Meydana yanaşıyor.
Kalabalık şöyle bir kımıldıyor.
Cenaze arabasının kapıları açılıyor. Arkadaki arabadan birkaç kişinin kollarında gözü yaşlı bir ana iniyor.
—Şehitler ölmez vatan bölünmez Bölücüler sevinmesin geriden bir evladım daha geliyor. Sevindirmeyeceğim sizleri diyen bir ana iniyor. Kahraman bir askerin kahraman annesi.
Ama sonuçta anne. Orada bir adım önünde bayrak altında yatan oğlunu görünce dayanamıyor.
—Nolursun komutanım bir kez göreyim. Diyor.
Sesi kalabalığın uğultusunda pek bir cılız kalıyor bir kez daha söylüyor.
—Nolursun komutanım son bir kez.
Cümlesini tamamlayamıyor. Hıçkırıklara boğuluyor. Yanındakilerin kollarına bırakıyor kendini.
Şehit Cenazesi arabadan indirilirken bir yakını daha feryat ediyor.
—İşte açılımınız diyor.
Yürek dayanmıyor. Tüm kameralar bakışlar o yakına çevrilmişken, Ananın sesi o gürültünün arasından duyulmuyor bile.
—Nolursun Komutanım son bir kez.
Askerlerin omzunda şehidimiz camiye gidiyor.
Namaz kılanlar içeri sığmayıp meydana taşıyorlar. Tüm meydan Namazda.
Şehidim için soruyor Hoca.
Hakkınızı helal ettiniz mi?
Herhangi bir hakkımız var mı ki helal edelim.
Bizim için vatanı için en kıymetli şeyini canını veren şehidim.
Sen hakkını helal eder misin bizlere.
Ya sen gözü yaşlı anam. Biricik evladını, canının yarısını kara toprağa veren anam.
Sen bizlere hakkını helal ettin mi?
Off ki off. Askerlik çağında erkek evladı olan bir baba olarak içim acıyor.
Yiğidim aslanım şehidim güle güle..
Nasrullah Camisinin önünde Mahşeri bir kalabalık var. Tören Kıtasındaki Askerler bir köşede kendilerine çeki düzen veriyorlar. Bir köşede Gaziler yerlerini almış.
Kalabalık bekliyor.
Bekliyor, bekliyor.
Biraz sonra bir hareket oluyor.
Önde askeri eskort arkada bir cenaze arabası Meydana yanaşıyor.
Kalabalık şöyle bir kımıldıyor.
Cenaze arabasının kapıları açılıyor. Arkadaki arabadan birkaç kişinin kollarında gözü yaşlı bir ana iniyor.
—Şehitler ölmez vatan bölünmez Bölücüler sevinmesin geriden bir evladım daha geliyor. Sevindirmeyeceğim sizleri diyen bir ana iniyor. Kahraman bir askerin kahraman annesi.
Ama sonuçta anne. Orada bir adım önünde bayrak altında yatan oğlunu görünce dayanamıyor.
—Nolursun komutanım bir kez göreyim. Diyor.
Sesi kalabalığın uğultusunda pek bir cılız kalıyor bir kez daha söylüyor.
—Nolursun komutanım son bir kez.
Cümlesini tamamlayamıyor. Hıçkırıklara boğuluyor. Yanındakilerin kollarına bırakıyor kendini.
Şehit Cenazesi arabadan indirilirken bir yakını daha feryat ediyor.
—İşte açılımınız diyor.
Yürek dayanmıyor. Tüm kameralar bakışlar o yakına çevrilmişken, Ananın sesi o gürültünün arasından duyulmuyor bile.
—Nolursun Komutanım son bir kez.
Askerlerin omzunda şehidimiz camiye gidiyor.
Namaz kılanlar içeri sığmayıp meydana taşıyorlar. Tüm meydan Namazda.
Şehidim için soruyor Hoca.
Hakkınızı helal ettiniz mi?
Herhangi bir hakkımız var mı ki helal edelim.
Bizim için vatanı için en kıymetli şeyini canını veren şehidim.
Sen hakkını helal eder misin bizlere.
Ya sen gözü yaşlı anam. Biricik evladını, canının yarısını kara toprağa veren anam.
Sen bizlere hakkını helal ettin mi?
Off ki off. Askerlik çağında erkek evladı olan bir baba olarak içim acıyor.
Yiğidim aslanım şehidim güle güle..